İşitme engellilik, birçok insanın günlük yaşam aktivitelerini etkileyen bir durumdur. Neyse ki, odyoloji alanında yapılan tez çalışmalarıyla işitme engellilerin hayatında önemli değişiklikler gerçekleştiriliyor. Bu tezler, işitme kaybının nedenleri, değerlendirilmesi, tedavisi ve rehabilitasyonu gibi konulara odaklanarak işitme engellilerin yaşamlarını kolaylaştırmayı amaçlamaktadır.

Bir tez örneği olarak, "İşitme İmplantlarıyla İşitme Engelli Çocukların Dil Gelişimi" başlıklı bir çalışma incelenebilir. Bu tezde, işitme implantı olan çocukların dil becerilerinin nasıl geliştiği araştırılmıştır. Çalışmada, işitme implantı takılan çocuklar üzerinde yapılan değerlendirmeler ve terapiler ile dil gelişimleri incelenmiştir. Elde edilen veriler, işitme implantlarının dil becerileri üzerinde olumlu etkileri olduğunu göstermektedir. Bu tez, işitme kaybına sahip çocukların normal dil gelişimine ulaşmasında işitme implantlarının önemini vurgulamaktadır.

Başka bir tez örneği ise "İşitme Engellilerde İşitsel Uyarım Terapisi" başlığını taşır. Bu çalışmada, işitme engelliler üzerinde uygulanan işitsel uyarım terapisi yöntemi araştırılmıştır. İşitme kaybının derecesine göre bireysel olarak uyarımlar yapılarak işitme becerilerinin geliştirilmesi hedeflenmiştir. Araştırmanın sonuçları, işitsel uyarım terapisinin işitme engellilerin işitme yeteneklerini artırdığını ve iletişim becerilerini geliştirdiğini göstermektedir.

Öte yandan, "İşitme Kaybında Dijital İşitme Cihazlarının Etkinliği" adlı tez de işitme engellilikle ilgili önemli bir konuya odaklanmaktadır. Bu tezde, dijital işitme cihazlarının işitme kaybı olan bireyler üzerindeki etkinliği araştırılmıştır. Çalışma, farklı yaş gruplarındaki katılımcılar üzerinde yapılan deneyler ve değerlendirmelerle gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, dijital işitme cihazlarının işitme engelliler için etkili bir tedavi seçeneği olduğunu ortaya koymaktadır.

odyoloji alanındaki tez çalışmaları, işitme engellilerin hayatını değiştiren önemli bulgulara ulaşmaktadır. İşitme kaybının nedenleri, değerlendirilmesi, tedavisi ve rehabilitasyonu gibi konularda yapılan tez çalışmaları, işitme engellilerin yaşam kalitesini artırmak için büyük bir rol oynamaktadır. İşitme implantları, işitsel uyarım terapisi ve dijital işitme cihazları gibi yenilikçi yaklaşımlar, işitme engellilerin iletişim becerilerini geliştirmelerine ve toplumda daha aktif bir şekilde yer almalarına yardımcı olmaktadır.
Belki bugün tek ses olup sesimizi çıkaramıyoruz ama elbet bir gün çıkaracağız; o gün gelinceye kadar üzerinden çokça 10 ekim geçmemesi ümidiyle günümüz kutlu olsun ?? 10.10.2019
Odyoloji okuyan biri için çift anadal programında hangi meslekleri önerirsiniz. Fizik , mühendislik, dkt vb. Bölümler gibi sebepleriyle yazarmısınız .
Arkadaşlar staj için sizce en iyi işitme cihazı firmaları hangileri yazarsanız mutlu olurum (istanbul)
daha önce işitme eğitimi modülünü açıklamıştım (*) şimdi sıra dil eğitimi modülünde.

neden dil eğitimi modulüne ihtiyaç vardır? kim verir? nasıl verir? gibi sorulara yanıt vermeye çalışalım.

i̇şitme engelli bireylerin hepsi normal dil ediniminde görülen kurallar sistemi ile dili geliştirmektedir. dolayısı ile onların dili en iyi şekilde “gecikmiş’’ olarak tanımlanabilir. bu nedenle işitme engelli bireyin dili edinebilmesi için normal dil gelişiminin basamakları izlenmelidir. bu basamaklar; söz öncesi dönem, tek sözcüklü dönem, art arda sözcüklerin sıralandığı dönem, iki sözcüklü dönem, üç ve daha fazla sözcüklü dönem olarak sınıflandırılmaktadır. i̇şitme engelli bireyle yapılan çalışmaların bu hiyerarşi içinde yapılması gerekmektedir. örneğin, birey tek sözcüklü dönemde ise bir sonraki döneme ulaştırmaya yönelik çalışmalar planlanmalıdır. aileye de birey ile iletişimlerinde iki sözcüklü ifadelere daha çok yer vermesi yönünde uyarılar yapılmalıdır.

birey sözcük üretmeden önce konuşma seslerine benzer sesler çıkararak, hecelemeler yaparak sesli anlatımlarda bulunur. konuşma seslerine benzer sesler çıkarma çalışmaları yapılırken ses oyunları aracılığıyla bireyin kendi çıkardığı sesleri fark etmesi ve uygulayıcı tarafından bireyin çıkardığı seslerin pekiştirilmesi sağlanmalıdır (oyuncak bebeğe mama yedirirken çıkarılan mmm, mam-mam gibi ses oyunlarının yapılması vb.). uygulayıcı farklı ritim, tonlama ve vurgu gibi ses ve konuşma özelliklerini bireye kazandırma amaçlı çeşitli ses oyunları geliştirmelidir. bu şekilde işitsel uyaranlar alan bireyin ses çıkarımı artacak ve çeşitlenecek, aldığı geri bildirimler çıkardığı sesin kalitesini artıracak ve ileride daha anlaşılır konuşma kazanmasına destek olacaktır.

ayrıntılar için
İşitme sağlığı, günlük yaşamımızın önemli bir parçasıdır. Ancak, işitme bozukluklarıyla mücadele eden milyonlarca insan bulunmaktadır. İşitme kaybı, iletişimde zorluklar, sosyal izolasyon ve psikolojik etkiler gibi bir dizi soruna neden olabilir. Neyse ki, odyoloji alanındaki temel testler, işitme sağlığını değerlendirmek ve uygun tedaviyi belirlemek için büyük bir öneme sahiptir.

İşitme değerlendirmesi, odyologlar tarafından yapılan ilk adımdır. Bu değerlendirme süreci, işitme kaybının türünü, şiddetini ve konumunu belirlemek amacıyla çeşitli testler içermektedir. Odyologlar, hastaların işitme eşiğini ölçmek için odyometri testini kullanır. Bu testte, bireyin farklı frekanslardaki sesleri duyup duymadığı belirlenir. Buna ek olarak, konuşma anlaşılabilirliği testi yapılır. Bu test, işitme kaybının bireyin konuşmayı anlama yeteneğine olan etkisini değerlendirir.

İşitme sağlığının değerlendirilmesinde kullanılan bir diğer önemli test ise timpanometridir. Bu test, kulak zarının hareketliliğini ölçerek orta kulaktaki basınç değişikliklerini değerlendirir. Timpanometri, orta kulak fonksiyonunu ve olası problemleri tespit etmek için kullanılır.

İşitme kaybının nedenini belirlemek amacıyla odyologlar, işitsel uyarıcıların yolunu takip eden hareketli testlerden yararlanır. Beyin sapı işitsel uyarılama testi (BAER) gibi testler, işitsel sinirin ve beyin sapının yanıtını ölçer ve işitme kaybının kökenini belirlemeye yardımcı olur.

Son olarak, işitme sağlığına yönelik muayene sürecinde, hastaların işitme cihazları veya diğer tedavi seçenekleriyle ilgili bilgilendirilmesi de önemlidir. Odyologlar, bireyin ihtiyaçlarına ve işitme kaybının özelliklerine dayanarak en uygun tedavi planını belirler.

Odyolojideki temel testler, işitme sağlığına yapılan bir yolculuğun başlangıcını oluşturur. Bu testler, işitme kaybının tanısını koymak, tedavi seçeneklerini belirlemek ve bireyin yaşam kalitesini artırmak için önemli adımlardır. İşitme sağlığını korumak ve işitme kaybıyla mücadele etmek isteyen herkesin, odyoloji uzmanıyla iletişime geçerek bu temel testleri yaptırması önemlidir.
selam dostlar, bir yazarın odyoloji pdf kitap paylaşım serisi paylaştığını gördüm. çok güzel bir etkinlik olmuş, (faydalandım ayrıca :P) bende buna binaeyn odyoloji ile ilgili tez/makale paylaşımı yapmaya çalışacağım. İlk makalemiz Normal işitme eşiğine sahip tinnitus hastaların koklear işitsel fonksiyonlarının odyolojik değerlendirmesi ile ilgili olacak indirmeadresi

merhabalar, güz döneminde 3. sınıf ögrencisi olacagım ve asıl stajım 3. sınıfta hastanede baslayacak. Fakat ben sektörde yer almak ve gercekten calısma hayatını tatmayı istedigim için bir rehabilitasyon merkezinde gönüllü staj yapmak istiyorum. henüz 2. sınıfı yeni bitiren birisi olarak beni ne gibi zorluklar bekliyor bunu merak ediyorum. alanla ilgili seylerden ziyade ayak işlerini mi yaptırırlar yoksa bir seyler ögrenebilir miyim aslen bunu merak ediyorum daha önce deneyimi olan birileri beni aydınlatırsa cok sevinirim

Sitesinde kısaca şu açıklama bulunan:

Mezun Değil Odyolog (MDO), Nihat Çakır tarafından tasarlanmış bir online eğitim platformudur. Ülkemizde sayısı giderek artan odyoloji mezunlarının, sadece diploma sahibi olmak dışında bilgisini arttırmaya devam eden ve kendi camiasıyla iletişimini sürdüren bireyler olabilmeleri amaçlanmaktadır. “Bilim ile Birliktelik” sloganımız da bu amacı yansıtmaktadır. Mezun Değil Odyolog kavramı, dersler sırasında öğrencilere önerilerde bulunurken (nutuk çekerken) “okulu bitirip mezun olabilirsiniz ama önemli olan iyi bir odyolog olmanızdır” cümlesi üzerine geliştirilmiştir.

Hocamız odyoloji adına bir şeyler için uğraşıyor bizede destek olmak düşer. buradan sitesine, burada ise instagram hesabına ulaşabilirsiniz.
istanbul. avrupa yakası. 5 gün çalışma. 3200 maaş + sgk + yemek + yol üstü olursa servis.
Misfonya Jastreboff tarafından adlandırılmıştır. Misfonya işitsel kökenli bir rahatsızlık olup, beynin sempatik sinir sistemi ve duygusal değerler ile ilgili işlemler yapan kısımlarını etkilemektedir. Hiçbir zaman psikolojik veya fizyolojik bir rahatsızlık olarak tanımlanmamıştır. Bu sebeple ruh sağlığı alanında çalışan hekimler misfonya araştırmalarını yaparken sınıflandırma ile ilgili çelişkiler yaşamaktadır.

Yayınlanan makalelerde misfonya sınıflandırılmasında kesin karara varılamamıştır. Bu durum rahatsızlığı bulunan kişilerin kafasını karıştırmaktadır. Yakın zamanda varılan fikir birliği ile misfonyanın psikolojik bir rahatsızlık olmadığına inanılmaktadır.

Misfonya’nın sınıflandırılmasında izlenebilecek en iyi yöntem, nörofizyolojik bir rahatsızlığın psikolojik yansımaları şeklindedir. Daha da özele inilecek olursa, misfonya rahatsızlığı bulunan bireyler, belirli desendeki seslere negatif duygusal reaksiyonlar vermekte, otonom sinir sistemi uyarılmaktadır.

Misfonya tedavisinde herhangi bir yasal tedavi metodu olmasa da multidisipliner yaklaşımların hastalara yardımcı olduğu görülmüştür.

Odyologlar, misfonya hastalarının tanılanmasında ve diğer işitsel problemlerin anlaşılmasında bu multidisipliner yaklaşımda yer almaktadırlar. Odyologlar aynı zamanda hastaları açık uygulama (open-fit) tarzı cihazlar kullanmaları konusunda yönlendirerek gerekli habituasyon sağlamakta, hangi sesleri ne zaman maskelemeleri gerektiği konularında yardımcı olmaktadır.

Psikologlar ise bu hasta grubunda misfonya ile mücadelede baş edebilme becerileri ve stratejileri geliştirmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır.


Misfoni hastaların yönlendirilmesinde klinisyenlerin hastalara şu gibi faydaları dokunmaktadır:

Rahatsızlığın anlaşılması
Rahatsızlık başladığında gürlüğün azaltılması ve sürenin kısaltılması
Misfonya ya bağlı stres ve duygusal gerilimin azaltılması
Yaşam stili ve uyku düzeninin düzenlenmesi
Akademik ve sosyal fonksiyonların arttırılması
Aile içi misfonyaya bağlı gerilimlerin azaltılması.
Sonuç
Misfonyanın nöropsikolojik bir rahatsızlık olduğu ve duygusal etkileri sebebiyle odyoloji uzmanının yanı sıra psikolog eşliğinde tedavi edilmesi önemlidir. Misfonyanın multidisipliner yaklaşım ile daha kolay tedavi edileceği unutulmamalıdır.
imkanları olağanüstü. hasta popülasyonu enfes. ama sorun şu ki 390 kodlu stajyer iseniz sadece vestibüler, işitme cihazı ve koklear implant odalarına tek girebiliyorsunuz. aklınıza gelebilecek diğer tüm kısımlara giremiyorsunuz(*, **). oraya gidecekler bunu göz önüne alarak gitsin.

*odyo dahil.
**çok istekli olur ve bu isteğinizi ordaki hocalara hissettirirseniz işler değişebiliyor.

Ek olarak: normalde stajyer parası almanız gerekirken almıyorsunuz hatta hastane müdürlüğündeki sekreter kadından 'biz para vermiyoruz ister gelin ister gelmeyin, cimere başvursanızda boş' gibi bir şey duymanız muhtemel.

    390 kod başında ‘3’ 3.sınıf demek ‘90’ ise dışardan gelen yani Hacettepe Üniversitesi dışındaki üniversiteler. 90 nın tam anlamı o olmayabilir ama bence o .s
2019 yılı asgari ücret tutarı üzerinden belirlenen maaş ödemelerini firmalar staj yapan öğrenciye ödemek zorundadır. Güncel asgari ücret tutarının oranı kadar ödenek staj yapan öğrenciye maaş olarak ödenmektedir.

ilgili kanun:
"MADDE 1- (1) 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununun geçici 12 nci maddesi uyarınca, aday çırak ve çıraklar ile anılan Kanunun 18 inci maddesine göre işletmelerde mesleki eğitim gören, staj veya tamamlayıcı eğitime devam eden öğrencilere, aynı Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamında yapılacak ödemelerin asgari ücretin net tutarının yüzde otuzundan az olamayacağına dair süre ile işletmelerde mesleki eğitim gören, staj veya tamamlayıcı eğitime devam eden öğrencilere ödenebilecek en az ücretin; yirmiden az personel çalıştıran işletmeler için üçte ikisinin, yirmi ve üzerinde personel çalıştıran işletmeler için üçte birinin, 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun 53'üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (B) bendinin (h) alt bendi için ayrılan tutardan Devlet katkısı olarak ödenmesine ilişkin süre, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılından itibaren üç eğitim ve öğretim yılı uzatılmıştır. Kamu kurum ve kuruluşlarına Devlet katkısı ödenmez."

ödeme yapmayan kurumları (bkz:cimer)'e şikayet edin.
La farkında mısınız çılgınlar gibi ipini koparan işitme merkezi açıyor. Sakin olun