Merhabalar arkadaşlar, geçte olsa bizde metokondri.com olarak yerimizi aldık. Sitemizde paylaştığımız yazıların duyurusunu ve özet bilgiler şeklinde size sunmaya çalışacağız. Bugün eklediğimiz yazı; KONUŞMA ODYOMETRİSİNDE MASKELEME ile ilgili, buraya tıklayarak yazıyı okumaya başlayabilirsiniz.
İşitme teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, odyolojinin inovasyon alanındaki önemini artırmıştır. İnsanların işitme kaybıyla başa çıkmasına yardımcı olan bu teknolojiler, yaşam kalitesini iyileştirmekte ve iletişim engellerini aşmada önemli bir rol oynamaktadır.

Geleneksel işitme cihazları, işitme kaybı olan bireylerin işitsel deneyimini artırmak için kullanılıyor olsa da, son yıllarda yapılan araştırmalar ve tez çalışmaları, daha yaratıcı ve yenilikçi yaklaşımların mümkün olduğunu göstermektedir. Örneğin, akıllı işitme cihazları, kendi kendini ayarlayabilen özelliklere sahip olabilir ve çevresel faktörlere uyum sağlayarak daha doğal bir işitme deneyimi sunabilir.

Bir tez örneği olarak, bir araştırmacı işitme teknolojilerindeki inovasyonu ele alabilir ve yeni bir işitme cihazı tasarımı geliştirebilir. Bu tezde, işitme kaybı olan bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak için farklı sensör teknolojilerinin kullanımı incelenebilir. Örneğin, bir tez önerisi, hareket sensörleriyle donatılmış bir işitme cihazının geliştirilmesi olabilir. Bu sayede, kullanıcılar yön değiştirdiklerinde veya farklı ortamlara geçtiklerinde işitme cihazı otomatik olarak ayarlanabilir ve optimum işitsel deneyim sağlayabilir.

Bunun yanı sıra, inovasyon odaklı tez çalışmaları işitme teknolojilerinin erişilebilirliği konusunda da önemli katkılar yapabilir. Örneğin, düşük maliyetli işitme cihazları veya açık kaynaklı işitme teknolojileri gibi yenilikçi yaklaşımlar, işitme kaybı olan bireylerin bu teknolojilere erişimini kolaylaştırabilir ve maliyet engellerini aşabilir.

İnovasyon ve odyoloji arasındaki güçlü ilişki, işitme teknolojilerinin sürekli gelişmesini sağlamaktadır. Yaratıcı tez örnekleri, odyologların işitme kaybı olan bireylere daha iyi hizmet verebilmek için yeni ve etkili çözümler üretmelerine yardımcı olabilir. İşitme teknolojilerindeki inovasyon, insanların yaşam kalitesini artırmak ve iletişim engellerini ortadan kaldırmak için önemli bir adımdır.
müsait oldukça hergün buraya bir odyo pdf kitap bırakmaya çalışacam. kitap bırakırken kitaptan kısaca bahsedeceğim eğer ilginizi çekerse indirirsiniz.link bırakacağım. bugün kü kitabımızda; sesten, insan sesinin kaynağından, sesin baskılanmasından, filtrelenmesinden, santral maskeleme bilgisinden, mekansal ve çevresel sesin işitilmesinden bahseden 'Auditory Perception of Sound Sources' kitabımız olacaktır. İndirme linki budur

DIR Floortime, bir çocuk psikiyatristi olan Stanley Greenspan ve meslektaşları tarafından 1980’lerde ABD’de geliştirilmiştir. Bu modelde, sağlıklı gelişim sürecinde kritik olduğu düşünülen becerilerin öğretimi yapılmaktadır. Bu doğrultuda, diğer insanlarla yakın ve sıcak ilişkiler kurma, anlamlı ve amaçlı biçimde iletişim kurma, mantıklı ve yaratıcı düşünme becerileri geliştirilmeye çalışılmaktadır. Aynı zamanda floortime, yetişkin ve çocuk arasındaki sosyal ilişkiyi geliştirme ve çocuğun duygusal gelişimini desteklemeyi amaçlayan bir oyun terapisi olarak tanımlanmaktadır. Floortime günümüzde ev temelli programlarda, kliniklerde, okullarda ve hastanelerde uygulanmakta ve duygusal gelişimi hedef almaktadır. Floortime modelinin temel üç ilkesi çocuğun liderliğini izleme, çocuğun gelişimsel basamaklarda ilerlemesini sağlama ve düşünme becerilerini genişletme olarak sıralanmaktadır(http://www.stanleygreenspan.com).

DIR Floortime Hedefler
Her çocuğun kendine özgü güçlü ve zayıf yönlerinin bulunması nedeniyle floortime modelinin her bir çocuğa uygun hale getirildiği ve aile katılımının desteklendiği belirtilmektedir. Bu modelin temelini “gelişimsellik”, “bireysel farklılıklar” ve “ilişki temelli olma” ilkeleri oluşturmaktadır (Greenspan ve Wieder, 1999; Greenspan ve Wieder, 2006). Gelişimsellik ilkesiyle çocukların gelişiminin altı evreli bir süreç içinde ilerlediği öne sürülmektedir. Bu evreler, kendini düzenleme ve çevreyle ilgilenme, etkileşim ve ilişki kurma, iki yönlü amaçlı iletişim, karmaşık problem çözme, semboller oluşturma ve geliştirme ve semboller arasında bağlantılar kurma olarak sıralanmaktadır.

devamını okumak için buraya tıklayınız
şimdi size şöyle anlatacağım. alan alan ne fark var yani daha doğrusu alanlar bu konu hakkında ne diyor.;

işitme cihazı satış merkezleri: gel ne olursan ol yine gel tek şart cihaz satabil.

rehabilitasyon merkezleri: sadece odyolog alırım, alabilsem odyometristte alırım ama işte alamıyorum.

hastaneler: baş hekimin keyfi ve kahyası hangi yönde talep açarsa orda ilan çıkılır. hasta başında odyolog farkına koyar. klinikte yıllardır ben bu işteyim diye biriside olacaktır(odyolog değil). Bu kişinin her dediği doğru değil ancak saha tecrübesi çoktur.

benim açımdan böyle. farklı kafaları entryde görelim.
Konuşma odyometrisi bir hava iletimi prosedürü olduğu için ne zaman maskeleneceğine ilişkin kurallar saf ses hava iletim odyometrisinde kullanılanlara benzer olacaktır. Konuşma odyometrisinde kontralateral maskelemeye gerek olup olmadığına karar verirken 3 faktör göz önüne alınır :

IA : İnteraural atenuasyon
Test kulağının konuşma sinyalini alış seviyesi (dB HL )
Test edilmeyen kulaktaki kemik iletim işitme hassasiyeti

-Konuşma odyometrisinde ; her ne zaman, test kulağındaki konuşma sinyalinin alınış seviyesi (SRT) ile test edilmeyen kulaktaki saf ses kemik iletim eşiği arasındaki fark IA ’ya eşit veya aşmışsa kontralateral maskeleme gerekir. Yazının devamı için tıklayınız
İnsanların işitme kaybıyla mücadele etmelerine yardımcı olmak için sürekli olarak yeni yaklaşımlar ve tedavi seçenekleri geliştirilmektedir. Odyoloji alanında yapılan araştırmalar, işitme kaybının etkilerini azaltacak ve bireylerin yaşam kalitesini artıracak çözümler sunma potansiyeline sahiptir.

Birinci olarak, koklear implantlar işitme kaybıyla mücadelede önemli bir yer tutmaktadır. Bu cihazlar, iç kulaktaki hücre hasarı nedeniyle işitme kaybı yaşayan kişilere işitsel uyaranları iletmek amacıyla kullanılır. Son yıllarda, koklear implant teknolojisi büyük bir ilerleme kaydetmiş ve daha doğal bir işitsel deneyim sağlamak için geliştirilen yeni modeller piyasaya sürülmüştür.

İkinci olarak, gen terapisi işitme kaybının tedavisinde umut verici bir yaklaşım olarak ortaya çıkmıştır. Gen terapisi, işitme kaybına neden olan genetik mutasyonları düzeltme veya telafi etme amacıyla kullanılan bir yöntemdir. Bu alandaki çalışmalar, gelecekte genetik temelli işitme kaybının tedavisinde önemli bir adım olabileceğini göstermektedir.

Ayrıca, işitme cihazları ve diğer destekleyici teknolojiler de işitme kaybıyla mücadelede etkili bir rol oynamaktadır. Gelişen teknolojiyle birlikte, daha küçük, daha ergonomik ve daha gelişmiş işitme cihazları üretilmektedir. Bunlar, işitme kaybı yaşayan bireylerin işitsel deneyimlerini iyileştirerek sosyal etkileşimi artırabilir.

odyoloji alanındaki araştırmalar, işitme kaybıyla mücadelede yeni yaklaşımlar ve tedavi seçenekleri sunmaktadır. Koklear implantlar, gen terapisi ve işitme cihazları gibi çözümler, bireylerin işitsel fonksiyonlarını geri kazanmalarına ve yaşam kalitelerini artırmalarına yardımcı olabilir. Bu ilerlemeler, işitme kaybıyla yaşayan insanların günlük hayatta daha aktif ve bağımsız olmalarına olanak tanımaktadır. Odyoloji yüksek lisans tez konuları bu alandaki araştırmaların daha da ilerlemesini sağlayarak gelecekteki yeniliklere katkıda bulunma potansiyeline sahiptir.
hacettepe üniversitesi odyoloji bölümünde dr öğretim görevlisi. türkiyede Çocuklarda Denge Sisteminin Değerlendirilmesiyle uğraşan, çabalayan tek kişi olabilir. buda insta hesabı
bir kongre ya da sempozyum öğrenci için nasıl 550lira olur siz neyin kafasını yaşıyorsunuz.
soygun lan bu biri polisi arasın.
İMDAAAAAAATTTTTT.
yok mu polis allahını seven arasın yeter.
benim aylık bursum 500lira zaten (eksi)-50liraya düşüyorum bide.
gitmeyin arkadaşlar gitmeyin.
bunlara prim vermeyin.
bunlar bu işin kaymağını böyle yiyor.
hiç öğrenci olmamış gibi dayranıyorlar.
hiç o sıralardan geçmemiş gibi davranıyorlar.
hiç vicdanları yokmuş gibi davranıyorlar.
hiç gözleride mideleride dolmayacakmış gibi davranıyorlar.
bunlar odyolojinin allahı olmak istiyor. yeter valla.
merhaba sevgili odyologlar bugun size rehabilitasyon merkezlerinde vermiş olduğunuz işitme eğitimi modülünün ne olduğunu açıklamaya çalışacağım. öncelikle işitme eğitimi modülünün temel amacı nedir ? basitçe işitme becerisini geliştirebilmedir.

Peki bu işitme eğitimi kapsamında neler hedefler ve neler yapmalıyız? Aşağıda sırlandığı gibi odyologlar işitme cihazlı ya da koklear implantlı bireye işitme eğitimi sonucunda aşağıdaki hedefleri gerçekleştirmiş olmalıdır. bu hedefler:

1. Sesi fark eder.
2. Sesin benzerliklerini ve farklılıklarını ayırt eder.
3. Sesin inceliğini, kalınlığını ayırt eder.
4. Sesin uzunluğunu, kısalığını ayırt eder.
5. Çevresel sesleri tanır.
6. Konuşma seslerini tanır.
7. Söylenen kelimeleri tanır.
8. Söylenen yönergelere uyar.
9. Dinlediği hikâye ile ilgili sorulara doğru tepki verir.
10. Sessiz ve gürültülü ortamlarda konuşmayı takip eder.

Bu hedefleri kısaca açıklamaya çalışalım:

Sesi fark eder? Burada ne anlatmak istiyoruz?
sesi fark etme, sesin varlığı ve yokluğuna tepki verme yeteneğidir. sesi fark etme becerileri desteklenen birey aynı zamanda işitsel dikkatini de geliştirir. sesi fark etme çalışmalarında, bireyin sese kendiliğinden tepki verebilmesi için öncelikle çeşitli seslere karşı şartlanması gereklidir. bireyin sese şartlanmasında, bireyden sesi duyduğunda davranışsal olarak bir tepki vermesi ve/veya bunu tekrar etmesi istenmelidir (sesi duyduğunda küpleri sepete atması gibi). birey, sese şartlanma çalışmaları sonrasında sese kendiliğinden tepki vermeye başlar.

Sesi ayırt eder? Peki burada ne anlatmak istiyoruz?

sesi ayırt etme, iki veya daha fazla ses uyaranı arasından benzerlikleri ve farklılıkları algılama becerisidir. bireyin telefon sesini dinledikten sonra verilen ikinci sesin aynı ya da farklı olduğunu ayırt etmesi, bu beceriye bir örnek olarak verilebilir.
Merhaba değerli odyogram ailesi. sizinde bildiğiniz gibi 10 ekim dünya odyologlar günü yaklaşıyor. Bu konuda farkındalık yaratmak için etkinlikler yapmayı planlıyoruz. açıkçası neler yapabileceğimize dair bizim de pek bir fikrimiz yok. bu konuda fikri olanlar bu başlık altında entry girişi yapabilirse biz de bu etkinliklerin uygulanması için hertürlü desteği sağlamak için gayret göstereceğiz. ayrıca mesleki statümüzün ilerlemesinde bir adım atmış oluruz.
vestibüler rehabilitasyon hakkında oldukça iyi tr de benzeri olmayan bir kitap. kitap ingilizce çevirisini yapacak bir civanmert çıkarsa camianın büyük bir kısmı faydalanacaktır. indirmeadresi
Odyoloji, işitme ve denge bozukluklarının incelenmesi ve tedavisi ile ilgilenen bir alan olarak önemli bir yer edinmiştir. İlerleyen teknoloji ve sağlık sektöründeki gelişmeler, odyolojiye duyulan ihtiyacı artırmıştır. Bu alanda uzmanlaşmak isteyenler için odyoloji tezli yüksek lisans programları cazip bir seçenek haline gelmiştir.

Odyoloji tezli yüksek lisans programları, öğrencilere derinlemesine bilgi ve beceriler kazandırmayı hedefler. Bu programlar, mezunlara araştırma yapma yeteneği, analitik düşünme becerisi ve yenilikçi çözümler üretebilme kabiliyeti sunar. Ayrıca, tez çalışmaları sayesinde öğrenciler, odyoloji alanında yeni bilimsel bulgular ortaya koyarak sektöre katkıda bulunurlar.

Odyoloji tezli yüksek lisans programları, geniş bir müfredat sunar. Öğrencilere işitsel sistem anatomisi ve fizyolojisi, işitme değerlendirme yöntemleri, işitme cihazları ve rehabilitasyonu gibi konularda derinlemesine eğitim verilir. Ayrıca, odyoloji alanındaki güncel araştırmalar ve teknolojik gelişmeler hakkında bilgiler aktarılır.

Bu programlarda öğrencilere, laboratuvar ortamında pratik beceriler kazanma fırsatı sunulur. İşitme testleri yapma, işitme cihazlarının programlanması ve rehabilitasyon süreçlerinin yönetimi gibi uygulamalı çalışmalarla öğrencilerin mesleki yetkinlikleri artırılır. Ayrıca, staj imkanları sayesinde öğrenciler, odyoloji merkezlerinde veya hastanelerde gerçek dünya deneyimlerine sahip olurlar.

Odyoloji tezli yüksek lisans programını tamamlayan mezunlar çeşitli kariyer fırsatlarına sahip olurlar. Kamu veya özel sektörde, hastanelerde, rehabilitasyon merkezlerinde, işitme cihazı firmalarında veya üniversitelerde iş bulabilirler. Aynı zamanda, akademik kariyer yapma yolunda ilerlemek isteyenler için doktora programlarına başvurabilirler.

Odyoloji tezli yüksek lisans programı, odyoloji alanında uzmanlaşmak isteyenler için büyük bir fırsat sunmaktadır. Hem teorik bilgileri hem de pratik becerileri içeren bu programlar, öğrencileri sektörde öne çıkarmaktadır. Odyolojiye ilgi duyan ve kariyerine değer katmak isteyen her odyolog, odyoloji tezli yüksek lisans programlarını değerlendirebilir.
Misfonya Jastreboff tarafından adlandırılmıştır. Misfonya işitsel kökenli bir rahatsızlık olup, beynin sempatik sinir sistemi ve duygusal değerler ile ilgili işlemler yapan kısımlarını etkilemektedir. Hiçbir zaman psikolojik veya fizyolojik bir rahatsızlık olarak tanımlanmamıştır. Bu sebeple ruh sağlığı alanında çalışan hekimler misfonya araştırmalarını yaparken sınıflandırma ile ilgili çelişkiler yaşamaktadır.

Yayınlanan makalelerde misfonya sınıflandırılmasında kesin karara varılamamıştır. Bu durum rahatsızlığı bulunan kişilerin kafasını karıştırmaktadır. Yakın zamanda varılan fikir birliği ile misfonyanın psikolojik bir rahatsızlık olmadığına inanılmaktadır.

Misfonya’nın sınıflandırılmasında izlenebilecek en iyi yöntem, nörofizyolojik bir rahatsızlığın psikolojik yansımaları şeklindedir. Daha da özele inilecek olursa, misfonya rahatsızlığı bulunan bireyler, belirli desendeki seslere negatif duygusal reaksiyonlar vermekte, otonom sinir sistemi uyarılmaktadır.

Misfonya tedavisinde herhangi bir yasal tedavi metodu olmasa da multidisipliner yaklaşımların hastalara yardımcı olduğu görülmüştür.

Odyologlar, misfonya hastalarının tanılanmasında ve diğer işitsel problemlerin anlaşılmasında bu multidisipliner yaklaşımda yer almaktadırlar. Odyologlar aynı zamanda hastaları açık uygulama (open-fit) tarzı cihazlar kullanmaları konusunda yönlendirerek gerekli habituasyon sağlamakta, hangi sesleri ne zaman maskelemeleri gerektiği konularında yardımcı olmaktadır.

Psikologlar ise bu hasta grubunda misfonya ile mücadelede baş edebilme becerileri ve stratejileri geliştirmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır.


Misfoni hastaların yönlendirilmesinde klinisyenlerin hastalara şu gibi faydaları dokunmaktadır:

Rahatsızlığın anlaşılması
Rahatsızlık başladığında gürlüğün azaltılması ve sürenin kısaltılması
Misfonya ya bağlı stres ve duygusal gerilimin azaltılması
Yaşam stili ve uyku düzeninin düzenlenmesi
Akademik ve sosyal fonksiyonların arttırılması
Aile içi misfonyaya bağlı gerilimlerin azaltılması.
Sonuç
Misfonyanın nöropsikolojik bir rahatsızlık olduğu ve duygusal etkileri sebebiyle odyoloji uzmanının yanı sıra psikolog eşliğinde tedavi edilmesi önemlidir. Misfonyanın multidisipliner yaklaşım ile daha kolay tedavi edileceği unutulmamalıdır.
Hepimize hayırlı olsun gayet güzel olmuş. Mobil uygulaması olsa daha kolay olur giriş çıkışlar